Odatv-Özel
Kamuoyunda “yüksek karlı gizli fon” adıyla bilinen dolandırıcılık dava dosyasında DenizBank eski şube müdürü Seçil Erzan’ın 226 yıla kadar hapsi isteniyor.
Davanın başlamasıyla birlikte, medyada da Seçil Erzan’ın hayatı, kişiliği, ilişkileri ve suçları mercek altına alındı.
Ancak medyanın bu ilgisi, Seçil Erzan’ı tek suçlu olarak gösterme eğiliminde kaldı.
Önce Seçil Erzan’ın ofisini silahla bastığı iddia edilen eski futbolcu Ayhan Akman sessizliğini bozdu.
Fatih Altaylı, “Ben Ayhan Akman’la konuştum. Ayhan bana kendi yaşadığını anlattı. Bana söylediklerini aynen aktarıyorum” diyerek Akman’ın süreçte neler yaşadığını paylaştı.
Altaylı, kendisini arayan Ayhan Akman’ın, “Fatih Abi, tüm süreci anlatmak istiyorum. Sana yalan söylemem mümkün değil. Bu aptal kardeşini dinler misin?” dediğini aktardı.
Süreci anlatan Akman, Erzan’a parayı nasıl verdiğini şu sözlerle anlattı:
“Abi, geri zekalı olduğum için Denizbank’taki hesabımdan çektim ve kendisine verdim.”
“BİRTAKIM BAHANELER UYDURDU”
Bu kez de Altaylı, “Resmi bir belge, bir dekont, bankacılık sisteminde bir kayıt yok muydu?” diye sordu.
Akman ise, “Abi geri zekalıyım diyorum ama o kadar da değil. İstedim elbet. O an veremedi. Birtakım bahaneler uydurdu. Merkeze gidecek sonra kayıt sonra gelecek falan bir şeyler anlattı.” yanıtını verdi.
“NE YATIRDIYSAM ONU ALDIM”
Ayhan Akman, son olarak faiz almadığını da belirterek, “Yok abi ne faizi! Ne yatırdıysam onu aldım. Hatta eşim bile kızdı o zaman bana 6-7 ay boşuna kaybettim diye. Şimdi şükrediyoruz parayı kurtardığımıza.” ifadelerini kullandı.
Futbolcu Semih Kaya ise hakkındaki iddialara yanıt verdi.
“DÖVDÜNÜZ MÜ”
Semih Kaya, ‘Seçil Erzan’ı dövdünüz mü’ sorusuna ‘Böyle bir şey yapmadım’ yanıtını verdi. Kaya, fazla para aldığı yönündeki iddiaları da yalanlayarak, sisteme 4 milyon 100 bin dolar yatırmasına rağmen parasını kurtaramadığını ve 500 bin dolardan fazla alacağı olduğunu anlattı. Kaya, tüm dekontların elinde olduğunu belirterek, “Nasıl biri olduğumu bildiği halde iftiralar atan kişilere gerçekten çok kırgınım” diye konuştu. Seçil Erzan’ın evine gittiği günü de anlatan Kaya, “Bana para fotoğrafı attı. Meğer kurguymuş. Beni oraya yem gibi çağırdı. Bir gün önce kimlerin gittiği araştırılsın’ dedi.
İddianamede adı geçen herkes, hatta banka bile mağdur olduğunu ifade eden açıklamalarda bulundu.
Seçil Erzan’ın dolandırdığı iddia edilen kişilerin, bankacılık sistemindeki açıkları, denetimsizliği, ve sorumluluğu göz ardı ederek, sadece Seçil Erzan’ı hedef alması, medyanın da bu yönde haber yapmasına yol açtı.
Bu durum, toplumda da yanlış bir algı oluşturdu.
Erzan’ın suçlu olup olmadığı, yargılama sonucunda belli olacak.
Ancak medyanın, Erzan’ı tek suçlu olarak göstererek, diğer etkenleri görmezden gelmesi, hem Erzan’ın hem de toplumun haklarını zedelemekte.
Medyanın, Erzan davasını tarafsız, objektif ve gerçekçi bir şekilde takip etmesi, hem adaletin hem de kamuoyunun yararına olacak.
36 EVE MÜHÜR
Seçil Erzan’ın Tekirdağ’ın Çerkezköy İlçesi’ne bağlı Yanıkağıl Köyü’nde, ruhsata aykırı olduğu gerekçesiyle 36 evin kapısına mühür vurulmuştu.
İmar Kanunu’nun 32. Maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle elektriği bağlanmayan bir köy sakinin, Tekirdağ Valiliği’ne şikayeti üzerine, evlerine kilit vurulmuştu.
KÖYLÜLER PARALARINDAN OLDU
Öte yandan futbolcuların milyon dolarlar kaptırdığı vurgunda tutuklu banka müdiresi Seçil Erzan’ın ‘çantacı’sı Nazlı Can’ın köyünden de paralar topladığı ortaya çıktı. Köylülerin kimi tarlasını, traktörünü satıp kimi de kredi çekip parasını ‘gizli fona’ vermiş.